İzlandaca içindeki yfirleitt ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki yfirleitt kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte yfirleitt'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki yfirleitt kelimesi genellikle, genelde, hiç, çoğunlukla, umumiyetle anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

yfirleitt kelimesinin anlamı

genellikle

(usually)

genelde

(usually)

hiç

(at all)

çoğunlukla

(usually)

umumiyetle

(in general)

Daha fazla örneğe bakın

Frá sjónarhóli barna virðast hlutirnir yfirleitt skýrir og einfaldir.
Çocuklar yüzeysel düşünmeye eğilimlidir. Yani onlar için bir şey ya siyahtır ya da beyaz.
Hvenær er yfirleitt ‚tími til að þegja‘ andspænis óhróðri?
Suçlamalarla uğraşırken, genellikle ne zamanlar “susmanın vakti” olarak görülmeli?
Svo eitt sé nefnt geta umferðarslys varla átt sér stað vegna íhlutunar Guðs vegna þess að rækileg rannsókn leiðir yfirleitt í ljós fullkomlega eðlilega orsök.
Ayrıca araba kazalarının Tanrısal müdahale sonucu olması olasılığı çok zayıftır, çünkü ciddi bir araştırma, genellikle tamamen mantıksal bir nedenin varlığını ortaya çıkarır.
Hvers vegna er yfirleitt verið að heyja stríð?
Aslında savaşlar neden yapılmaktadır?
Þá segir farandumsjónarmaðurinn að Satan hafi líka komið af stað lygi sem fólk átti sig yfirleitt ekki á.
oluyor. O zaman seyahat eden nazır onlara, Şeytan’dan kaynaklanan ve çoğu zaman bu kadar çabuk fark edilmeyen başka bir yalanın daha olduğunu söylüyor.
Í slíkar skreytingar er yfirleitt notað venjulegt ljós.
Bu tür süs eşyalarında fiberler ışıklandırılırken sadece normal ışık kullanılır.
Kjöltudans er skilgreindur sem „athöfn þar sem einstaklingur, yfirleitt fáklæddur, dillar sér á kynferðislegan hátt í kjöltu viðskiptavinar“.
Kucak dansı, genelde yarı çıplak bir dansçının müşterinin kucağına oturarak cinsel ilişkiyi çağrıştıran hareketler yapmasıdır.
Það var alveg hreint, og þá í huga að dyrum herbergi hans höfðu verið opin þegar hann kom niður úr rannsókn hans og þar af leiðandi hann hefði ekki snert festingunni yfirleitt.
Oldukça temiz ve sonra odasına kapıyı açık olduğunu hatırladı onun çalışma indi ve dolayısıyla o kolu dokunulmaz değil at all.
SJÓNIN er yfirleitt álitin dýrmætasta og þýðingarmesta skilningarvitið — ekki síst af þeim sem hafa hana ekki lengur.
GÖRME yeteneği özellikle onu kaybetmiş olanlar tarafından genellikle duyuların en değerlisi ve önemlisi olarak kabul edilmektedir?
Þetta er yfirleitt gert eftir 16. viku meðgöngu.
Bu işlem genellikle gebeliğin 16. haftasından sonra yapılır.
3:8) Þeir vita líka að það er yfirleitt „ekki . . . gleðiefni heldur hryggðar“ að fá tiltal.
3:8). Ayrıca verdikleri öğüdün, ruhi kardeşlerine genellikle “sevindirici değil üzücü” geldiğini bilirler (İbr.
„Ég er yfirleitt mjög sparsamur,“ segir safnaðaröldungur sem við skulum kalla Axel.
Alex adında bir ihtiyar şunları anlatıyor: “Aslında oldukça tutumlu biriyimdir.
Fæst tökum við sérstaklega eftir smáfuglum sem við sjáum og höfum yfirleitt ekki hugmynd um ef einn þeirra fellur til jarðar.
Bir serçenin yere düştüğünü fark etmek bir yana, çoğumuz serçelere dönüp bakmayız bile.
Hann átti hestvagn sem hann notaði yfirleitt til að flytja ferðamenn. Ritin höfðu verið send með járnbraut frá Prag til nálægs bæjar, og bóndinn notaði vagninn til að sækja kassana.
Adam tatilcileri taşımak için kullandığı at arabasıyla yakındaki bir kasabaya gider, Prag’dan trenle gelen yayınlarımızı alır ve çiftliğine getirirdi.
Nú voru trúnaðarbréf yfirleitt sett í innsiglaðan poka. Af hverju sendi Sanballat þá „opið bréf“ til Nehemía?
Mahrem mektuplar genellikle mühürlenmiş bir keseye konulmasına rağmen Sanballat, Nehemya’ya neden “açık mektup” yolladı?
5 Hinar munnlegu erfðavenjur komu faríseunum á fyrstu öld yfirleitt til að dæma aðra harðneskjulega.
5 M.S. birinci yüzyılda Ferisiler, Yahudi ananeleri yüzünden kişilere sert bir şekilde hükmetmeyi genel bir alışkanlık haline getirmişlerdi.
Lífsreynsla þeirra er tiltölulega stutt og takmarkast yfirleitt af vissri menningu eða umhverfi.
Onların yaşamdaki deneyimleri nispeten azdır ve genelde belirli kültürlerle ya da bulundukları çevreyle sınırlanmıştır.
Leyfa dulritun með vantreystum lyklum: þegar þú flytur inn dreifilykil er hann yfirleitt merktur sem ' ekki treyst ' og þú getur ekki notað hann nema undirrita hann og gert hann ' traustan '. Með því að merkja við hér geturðu notað hvaða lykil sem er þó hann sé ekki undirritaður
Güvenilir olmayan anahtarlar ile şifrelemeye izin ver: Bir açık anahtar alındığında, genellikle güvenilmeyen olarak işaretlenir ve imzalamadığınız sürece bu anahtarı kullanamazsınız. Bu seçeneği işaretlerseniz, imzası olmasa bile bütün anahtarları kullanabilirsiniz
(Opinberunarbókin 14:6) Heimurinn er upptekinn af veraldarvafstri og áhrifaríkasta leiðin til að vekja áhuga fólks á ríki Guðs og hjálpa því að nálgast hann er yfirleitt sú að segja því frá voninni um eilíft líf í paradís á jörð.
(Vahiy 14:6) İnsanların kendini sıradan işlere tamamen kaptırmış olduğu bu dünyada, onların ilgisini Tanrı’nın Gökteki Krallığına çekmenin ve Yehova’ya yaklaşmalarına yardım etmenin en etkili yolu, cennet bir yeryüzündeki sonsuz yaşam ümidi hakkında konuşmaktır.
Þær hefjast yfirleitt á orðunum „sem,“ „líkur/líkt og“ og „eins og.“
Benzetmelerde genellikle “tıpkı”, “gibi” sözcükleri kullanılır.
Yfirleitt borið fram saman.
Klasik bir eşleştirme.
3 Einn af sálmariturunum, líklega prins í Júda og verðandi konungur, lét í ljós tilfinningu sem er yfirleitt ekki sett í samband við lög.
3 Mezmur yazarlarından biri –muhtemelen ileride kral olacak bir Yahuda prensi– normalde kanunla ilişkili olmayan bir duyguyu dile getirdi.
Jú, en í mínu tilfelli á það yfirleitt við um alla karlmenn
Hisseder tabii, ama neredeyse bütün erkekler bana ilgi duyar
Efesusbréfið 4: 31 segir: „Látið hvers konar beiskju, ofsa, reiði, hávaða og lastmæli vera fjarlægt yður og alla mannvonsku yfirleitt.“
Efesoslular 4:31 şöyle diyor: “Her kötülükle beraber her acılık, ve öfke, ve gazap, ve bağırış, ve küfür sizden kaldırılsın.”
Og ef fólk hreyfir sig minna með aldrinum — sem það yfirleitt gerir — fer enn stærri hluti næringarinnar til fitumyndunar.
Yaşlı kimseler de egzersizlerini azaltırlarsa—ki genellikle azaltırlar—daha fazla gıda, yağ olarak depolanır.

İzlandaca öğrenelim

Artık yfirleitt'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.