İzlandaca içindeki ráðgjöf ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki ráðgjöf kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte ráðgjöf'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki ráðgjöf kelimesi danışma, görüşme, müşavere, müzakere, danışmanlık anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

ráðgjöf kelimesinin anlamı

danışma

(consultation)

görüşme

(consultation)

müşavere

(consultation)

müzakere

(consultation)

danışmanlık

(consultancy)

Daha fazla örneğe bakın

Skipulagning ráðstefna, funda, ráðgjöf, verkefni
Seminerlerin, toplantıların, danışmanlık etkinliklerinin, faaliyetlerin düzenlenmesi
Þegar ég tók í hönd hans, fann ég greinilega að ég þurfi að ræða við hann og veita ráðgjöf og spurði því hvort hann gæti orðið mér samferða á sunnudagssamkomu daginn eftir, svo hægt væri að koma því við.
Tokalaştığımızda onunla konuşmam ve tavsiyelerde bulunmam gerektiğine dair içimde güçlü bir his uyandı ve bunu yapabilmem için ondan ertesi gün benimle Pazar sabahı toplantısına gelmesini istedim.
Ráðgjöf á sviði hugverkaréttinda
Fikri mülkiyet hakları konusunda danışmanlık hizmetleri
17 Stundum felst ráðgjöf okkar að mestu leyti í því að hlusta, leyfa hinum einstaklingnum að úthella hjarta sínu, sorgum eða þjáningum.
17 Bazen öğüdümüzün en önemli kısmı, kişinin yüreğini açması veya duygusal ıstırabını açıklayabilmesi için onu dinlemek olacaktır.
Forseti, við munum ávallt taka mark á orðum þínum um leiðsögn, ráðgjöf og visku.
Başkanım, senin rehberlik, öğüt ve bilgelik sözlerini her zaman dikkate alacağız.
Ráðgjöf á sviði vefsíðuhönnunar
Web sitesi tasarımı danışmanlığı hizmetleri
Þá er einnig rétt að nefna að enda þótt sálfræðingar og geðlæknar hafi háskólagráðu eru líka til menn sem hafa enga faglega menntun en veita eigi að síður ráðgjöf eða meðferð eftirlitslaust.
Şunu da söylemek gerekir ki, psikiyatristler ve psikologlar lisansüstü eğitim gördüğü halde, başka birçok kişi, mesleki bir yeterliği yokken ve hiçbir denetim olmaksızın danışman ya da terapist olarak çalışıyor.
Hjálparstofnanir og spítalar veittu þegar í stað fjárhagsaðstoð og létu í té byggingarefni, læknishjálp og ráðgjöf.
Yardım programları ve hastaneler hızla maddi yardım, yapı malzemesi, tıbbi bakım ve danışma hizmetleri sağladılar.
(b) Hvers vegna eru líkingar mjög verðmætar í tengslum við ráðgjöf?
(b) Öğüt verdiğimiz zaman, tasvirler neden yararlıdır?
Allt sem hann myndi íhuga væri að ég hefði farið og tekið mikilvægt skref án þess að spyrja ráðgjöf hans, og hann myndi hækka Kain sjálfkrafa.
Tüm o düşünecektim olmadan gitti ve önemli bir adım atmış olduğunu olurdu onun tavsiyesi soran ve o otomatik olarak Cain artıracaktır.
Ráðgjöf á sviði upplýsingatækni
Bilgi teknolojileri danışmanlığı
Við höfum ráðgjöf og kenningar spámanna Guðs.
Tanrı’nın peygamberlerinin öğütlerine ve öğretilerine sahibiz.
Hvert er gildi spurninga í tengslum við ráðgjöf?
Öğüt verirken, sorular sormanın değeri nedir?
Brett Schenck starfaði í Bandaríkjunum við ráðgjöf í umhverfismálum áður en hann fór á eftirlaun.
Brett Schenck ABD’de yaşayan emekli bir çevre danışmanı.
" Ég fór heim til Saxe- Coburg Square, og ég tók ráðgjöf aðstoðarmaður minn.
" Saxe- Coburg Meydanı eve gittim ve I benim asistanı tavsiyesi aldı.
Hall, aðstoðar Wadgers, fór burt til að finna Mr Shuckleforth, sýslumaður, og taka ráðgjöf hans.
Hall, Wadgers tarafından desteklenen, Sayın Shuckleforth yargıç, bulmak ve almak için gitti onun tavsiye.
Ráðgjöf á sviði orkusparnaðar
Enerji tasarrufu konusunda danışmanlık hizmetleri
Sumir hafa eytt stórum fjárhæðum í ráðgjöf réttindalausra manna.
Bazı kişiler, böyle yetersiz insanlara başvurarak çok paralar harcamışlardır.
Ráðgjöf á sviði mannvirkjagerða
Inşaat danışmanlığı hizmetleri
Takk fyrir lagalega ráðgjöf, Charley
Hukuki öğütlerin için sağ ol Charley
Ég pantaði tíma í ráðgjöf klukkan sjö í kvöld.
Psikolojik yardım için randevu aldım, bu gece saat 19 da, tamam mı?
Lögin eru breytileg frá einu landi til annars og það er ekki kristna safnaðarins að bjóða fram lögfræðilega ráðgjöf um þetta mál.
Bu kanunlar ülkeden ülkeye değişebilir ve bu konuda hukuki danışmanlıkta bulunmak cemaatlere düşmez.
Ég minntist sögu ofmetnast náungi, sem í fínu föt, var vanur að setustofa um þorpið einu sinni og gefa ráðgjöf til verkamenn.
Alışkanlık oldu, güzel giysiler içinde, kibirli arkadaşlarının hikayesini hatırladı işçiler için önerilerde bulunmak, bir zamanlar köy hakkında salonu,.
Sennilega hlustarðu á ráðgjöf læknisins, ferð síðan heim og íhugar alvarlega hvernig þú eigir að forgangsraða.
Önce oturup doktorun tavsiyelerini dinler, sonra da eve gidip öncelikle neler yapacağınıza karar verirdiniz.

İzlandaca öğrenelim

Artık ráðgjöf'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.