İzlandaca içindeki ráða ne anlama geliyor?

İzlandaca'deki ráða kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte ráða'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

İzlandaca içindeki ráða kelimesi fikir vermek, öğüt vermek, tavsiye etmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

ráða kelimesinin anlamı

fikir vermek

verb

□ Hvað má ráða af nöfnum Hebreanna ungu um uppeldi þeirra?
Dört İbrani gencin adları, onların nasıl yetiştirildikleri fikrini veriyor?

öğüt vermek

verb

Ef þú ert fær um ættirðu kannski að ráða honum heilt.
Tabii eğer öğüt vermek üzere yeterlik sahibiyseniz.

tavsiye etmek

verb

Daha fazla örneğe bakın

Eftirfarandi hvatningarorð geta örugglega hjálpað til að ráða bót á vandanum.
Aşağıdaki teşviklerin bu durumu düzeltmeye yardım edebileceğine inanıyoruz.
Þessar lífverur ráða yfir hagkvæmni og kunnáttu sem mennskir flughernaðarsérfræðingar mega öfunda þær af.“
Bunlar o kadar ekonomik ve tam bir inceliktedir ki, hava saldırılarında kullanılan sistemleri icat eden uzmanları kıskandırabilir.”
Tischendorf gaf út árið 1843 og 1845 textana úr Codex Ephraemi sem hann náði að lesa og ráða fram úr.
Tischendorf keşfettiği Ephraemi kodeksini 1843 ve 1845’te yayımladı.
Sökum óvissunar í lífinu ættum við að varðveita hjörtu okkar (10:2), sýna aðgát í öllu sem við gerum og láta visku ráða gerðum okkar. — 10:8-10.
Yaşamın kesin olmayan akışı karşısında yüreğimizi korumalı (10:2), yaptığımız her şeyde dikkatli davranıp pratik hikmetle hareket etmeliyiz.—10:8-10.
Hvað er til ráða ef „tími og tilviljun“ kemur í veg fyrir að við getum borgað það sem við skuldum?
Peki ‘beklenmedik bir olay’ yüzünden borcumuzu ödeyemeyecek duruma düşersek ne olacak?
Sumir brautryðjendur hafa þurft að hætta um tíma en oft er þó hægt að ráða við erfiðleikana eða jafnvel afstýra þeim.
Her ne kadar bazı öncülerin hizmetlerine bir süreliğine ara vermesi gerekse de genellikle sorunlar halledilebilir, hatta önlenebilir.
(1. Mósebók 1:28; 2:15) Til að hjálpa Adam að ráða við þetta stóra verkefni gaf Guð honum maka, konuna Evu, og sagði þeim að vera frjósöm, margfaldast og gera sér jörðina undirgefna.
(Tekvin 1:28; 2:15) Tanrı, Âdem’in bu büyük işi yerine getirmesine yardımcı olması için ona bir eş, yani Havva’yı verdi ve onlara semereli olup çoğalmalarını ve yeryüzünü tabi kılmalarını söyledi.
13, 14. (a) Við hvaða aðstæður tóku Gíbeonítar til sinna ráða?
13, 14. (a) Gibeonlular hangi durumda kararlı bir adım attılar?
Viðbrögð manna við þessum ‚lýð er ber nafn hans,‘ já, þeim „sem játa það nafn,“ ráða lífi eða dauða fyrir þá.
İnsanların, [Tanrı’nın] “kendi ismine bir kavm”e, evet, “bu ismi ikrar edenler”e gösterdikleri tepki, onlar için bir ölüm kalım meselesidir.
Í stað þess að gleðjast yfir því að maðurinn skuli læknast ganga farísearnir út og bindast þegar í stað samtökum við Heródesarsinna um að ráða Jesú af dögum.
Ferisiler adamın elinin iyileştiğine sevinecekleri yerde, dışarı çıkıp Hirodes taraftarlarıyla birlikte İsa’yı öldürmek üzere hemen düzen kurdular.
4 Til að færa Guði heilaga fórn verðum við að láta skynsemina ráða ferðinni, ekki tilfinningarnar.
4 Tanrı’ya kutsal bir kurban sunabilmek için duygularımızın değil, akıl yetimizin baskın çıkmasını sağlamalıyız.
Öðrum hættir til að treysta um of á eigin hæfileika í stað þess að leita ráða hjá Jehóva.
Diğer yandan, kişinin yetenekli ya da başarılı olması da onun sadece kendine güvenen biri olmasına yol açabilir.
Hvaða vandi blasir oft við þeim sem eiga vantrúaðan maka og hvar geta þeir leitað ráða?
Dinsel açıdan bölünmüş bir ailede yaşayanlar hangi zorlukla karşılaşabilir? Nereden yardım alabilirler?
Þegar djöfullinn reyndi að lokka Jesú Krist til að láta eigingirni ráða hugsun sinni svaraði Jesús með festu: „Ritað er: ‚Eigi lifir maðurinn á einu saman brauði, heldur á hverju því orði, sem fram gengur af Guðs munni.‘“ — Matteus 4:4.
İblis, bencil fikirlerini benimsetmeye çalışarak İsa Mesih’i ayartmak istediğinde İsa, kesin olarak şu yanıtı verdi: “İnsan yalnız ekmekle yaşamaz, fakat Allahın ağzından çıkan her bir sözle yaşar.”—Matta 4:4.
14 Áður en öldungar fella úrskurð í máli trúsystkina þurfa þeir að biðja um handleiðslu anda Jehóva. Þeir fá leiðsögn andans með því að leita ráða í Biblíunni og ritum hins trúa og hyggna þjóns. – Matt.
14 İhtiyarlar iman kardeşleriyle ilgili bir meselede yargıya varmadan önce Yehova’nın ruhunun yardımı için dua etmeli; ayrıca Tanrı’nın Sözüne ve sadık ve sağgörülü hizmetkârın sağladığı yayınlara başvurarak kutsal ruhun rehberliğini aramalıdır (Mat.
Og þar við bættist að eitt heimamálið, nama, hafði ekki yfir að ráða algengum hugtökum svo sem „fullkominn“.
Üstelik yerel dillerden biri olan Nama dilinde bizim yayınlarımızda sıkça kullanılan, “kusursuz” gibi bazı kavramlar için sözcük yoktu.
Flettu þeim upp í orðabók eða leitaðu ráða hjá einhverjum sem kann málið vel.
Bir sözlük kullanın ya da dili iyi bilen birine danışın.
Gæti valdalöngun endurspeglast, svo dæmi sé tekið, í umsjónarmanni í forsæti sem leitar ráða hjá samöldungum sínum aðeins í minniháttar málum en tekur allar helstu ákvarðanirnar upp á sitt einsdæmi?
Örneğin, cemaatindeki ihtiyarlarla sadece önemsiz meseleleri görüşen, fakat önemli meselelerde her zaman kendisi karar veren riyaset eden bir ihtiyar, kudret sahibi olma arzusunu yansıtmıyor mu?
Hann hélt því fram að allir myndu þeir láta eigingirni ráða ferðinni ef þrengt væri að þeim. — Jobsbók 2: 1-6; Opinberunarbókin 12:10.
Zorlukla karşılaştıklarında hepsinin bencil arzulara yenik düşeceğini savundu.—Eyub 2:1-6; Vahiy 12:10.
til að ráða niðurlögum herja þjóða, kljúfa jörðu, rjúfa öll bönd, standa í návist Guðs; til að gera allt að vilja hans, að boði hans, sigra konungsdæmi og heimsveldi; og allt þetta að vilja sonar Guðs, sem var fyrir grundvöll heimsins“ (Þýðing Josephs Smith, Genesis 14:30–31 [í viðauka Biblíunnar])
“Ulusların ordularına karşı koymak için, yeryüzünü bölmek için, her çeteyi dağıtmak için, Tanrı’nın huzurunda durmak için; bütün bunları O’nun isteğine, O’nun emrine göre yapmak için, yönetimlere ve güçlere boyun eğdirmek için; ve bu, dünyanın kuruluşundan önce var olan Tanrı’nın Oğlu’nun isteğiyle olur.” (Joseph Smith Translation, Genesis 14:30–31 [in the Bible appendix]).
En hvað er til ráða ef hjónabandsvandamál þín eru mjög alvarleg?
Fakat ya evliliğinizdeki sorunlar çok ciddiyse?
Foreldrar þínir hafa alltaf leyft þér að ráða
Ailen dilediğini yapmana izin verdi hep
16 Hvað er til ráða ef okkur finnst freistandi að mögla vegna þess að við höfum efasemdir um ákveðnar kenningar safnaðar Jehóva?
16 Ya biz Yehova’nın toplumunun bazı öğretileri hakkındaki şüphelerimiz nedeniyle söylenme ayartmasıyla karşı karşıya kalırsak?
(Orðskviðirnir 6: 20-23) Margir í söfnuðinum leita ráða hjá reyndari trúsystkinum til að bæta sig í boðunarstarfinu.
(Süleymanın Meselleri 6:20-23) Cemaat içinde bazıları tarla faaliyetindeki çabalarını artırmak için deneyimli vaizlerden öğüt ve öneriler istiyor.
Í skýrslu nokkurri kemur fram að 20 vel þekktir sjúkdómar, þeirra á meðal berklar, malaría og kólera, hafi sótt í sig veðrið á síðustu áratugum. Sagt er að það verði æ erfiðara að ráða við suma þeirra með lyfjum.
Bir raporda, iyi bilinen 20 hastalığın son yıllarda daha çok görüldüğü bildirildi. Bu hastalıklar arasında verem, sıtma ve kolera var. Söz konusu hastalıkların bazı türlerinin ilaçla tedavisi gittikçe zorlaşıyor.

İzlandaca öğrenelim

Artık ráða'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.

İzlandaca hakkında bilginiz var mı

İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.