Hintçe içindeki सड़क ne anlama geliyor?
Hintçe'deki सड़क kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte सड़क'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki सड़क kelimesi cadde, yol, sokak, Cadde anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
सड़क kelimesinin anlamı
caddenoun अपनी पत्रिका बैग के साथ सड़क कार्य करने के लिए भी शनिवारों का इस्तेमाल किया जाता था। Cumartesi günleri ayrıca dergi çantalarımızla yaptığımız cadde hizmetine ayrılmıştı. |
yolnoun मैंने उसे सड़क पार करते हुए देखा। Onun yolu geçtiğini gördüm. |
sokaknoun जब मैं सड़क पर उसके सामने से गया, उसने जानबूझकर मुझे पहचाना नहीं। Ben sokakta onu geçtiğimde o kasıtlı olarak beni görmezden geldi. |
Caddenoun अपनी पत्रिका बैग के साथ सड़क कार्य करने के लिए भी शनिवारों का इस्तेमाल किया जाता था। Cumartesi günleri ayrıca dergi çantalarımızla yaptığımız cadde hizmetine ayrılmıştı. |
Daha fazla örneğe bakın
१० कोपनहॆगन, डॆनमार्क में प्रकाशकों का एक छोटा समूह रेलवे स्टेशनों के बाहर सड़कों पर साक्षी देता रहा है। 10 Kopenhag’da (Danimarka) müjdecilerden oluşan küçük bir grup tren istasyonları civarındaki yollarda şahitlik etti. |
अधिकांश चालक कभी-कभार सड़क पर दूसरों को अनदेखा कर देते हैं। Sürücülerin çoğu zaman zaman, aynı yolu kullanan diğer sürücüleri görmezlikten gelir. |
सोचिए कि आप अमरीका में कहीं सड़क पर खड़े हैं और एक जापानी व्यक्ति आपसे आकर कहता है, Amerika'da herhangi bir caddede durduğunuzu düşünün ve bir Japon gelip size, ''Afedersiniz, |
जैतून पहाड़ के ऊपर से यीशु और उसके शिष्य उसी सड़क पर आते हैं जो यरूशलेम के तरफ जाती है। İsa ve öğrencileri Yeruşalim’e yine aynı yolla Zeytinlik Dağı üzerinden gittiler. |
मेरे एक स्कूल-शिक्षक का, जो एक अच्छा आदमी था सड़कों पर ऐसा प्रदर्शन किया गया मानो वह एक अपराधी हो। İyi bir insan olan okul öğretmenlerimden biri, bir suçlu gibi sokaklarda teşhir edildi. |
जब मैं सड़क पर उसके सामने से गया, उसने जानबूझकर मुझे पहचाना नहीं। Ben sokakta onu geçtiğimde o kasıtlı olarak beni görmezden geldi. |
फिर कभी विपत्ति के कारण रोने की वैसी आवाज़ सुनायी नहीं देगी, जैसी कई साल पहले इसी नगर की सड़कों पर सुनायी पड़ी थी। Onlarca yıl önce başlarına gelen felaket yüzünden bu kentin sokaklarında duyulan feryat ve “figan”lar artık işitilmeyecekti. |
हम समय पर पहुँचना चाहते हैं मगर सफर लंबा होता है, सड़क पर गाड़ियों की भरमार होती है या हमें बहुत-से काम निपटाने होते हैं जिस वजह से देर हो ही जाती है। Dakik olmamızı zorlaştıran şeyler arasında uzun mesafeler katetmek, sıkışık trafik ve yoğun program olabilir. |
मुझे पता नहीं था कि सभा कहाँ होगी, इसलिए मैं एक सड़क पर धीरे-धीरे आगे बढ़ता गया। İbadetin tam nerede olduğunu bilmediğimden bir cadde boyunca yavaş yavaş ilerlemeye başladım. |
“यहोवा के साक्षियों को न केवल अपने परमेश्वर में विश्वास करने और उसकी उपासना करने का,” उसने अपनी समाप्ति टिप्पणी में कहा, “परन्तु दर-दर जाकर, चौराहों पर, और सड़कों पर अपना धर्म फैलाने, और यदि उनकी इच्छा हो तो अपना साहित्य भी मुफ़्त वितरित करने का संवैधानिक अधिकार है।” Kendisi kapanış konuşmasında, “Yehova’nın Şahitlerinin anayasal açıdan yalnızca Tanrılarına inanma ve tapınma hakkına sahip” olmadıklarına dikkat çekerek şöyle devam etti: “Onlar aynı zamanda, inançlarını, kapı kapı giderek, meydanlarda ve caddelerde, hatta isterlerse yayınlarını ücretsiz dağıtarak yayma hakkına da sahiptirler.” |
● आपको इस बात का ध्यान नहीं कि आप कब अपनी लेन से दूसरी लेन में चले गए या आप आगेवाली गाड़ी के बिलकुल पीछे चल रहे हैं या सड़क के एकदम किनारे चला रहे हैं ● Şeritten çıkmak, öndeki arabaya çok yaklaşmak ya da yol kenarındaki tırtıklı bantların üzerine çıkmak |
आपके और मेरे जैसे लोगों को रात को सड़कों पर सुरक्षित महसूस करने के लिए आपके विचार से क्या करने की ज़रूरत है?” Sizce, sizin ve benim gibi insanların akşamları korkmadan sokağa çıkabilmesi için ne yapılmalıdır?” |
आरनो टुंग्ले बताता है, “ज़्यादातर प्रचारक सड़क गवाही का काम तो बहुत करते थे, मगर उनमें से कइयों को न तो घर-घर जाकर प्रचार करने की और न ही दिलचस्पी रखनेवालों से दोबारा मिलने की आदत थी।” Arno Tüngler şunları anlatıyor: “Müjdecilerin çoğu sık sık sokakta şahitlik ediyordu, fakat herkes evden eve hizmetine katılıp sonra da ilgiyi takip etmeye alışık değildi.” |
बस्ती आपसे कोई चमकता हुआ घर नहीं मांग रही। वो मांग रही है सिर्फ बुनियादी सुविधाएं बिजली, सड़क, पानी, शौचालय और ड्रेनेज। Bir yerleşim yeri, sizden parıldayan evler istemez; bütün istediği temel gereksinimlerdir: Elektrik, yol, su, tuvalet ve kanalizasyon. |
तो मैनें एक एक नमूना खरीदा हर उस चीज़ का, जो कि सडक के किनारे मिल रही थी। Ve yol kenarında satılan her şeyden birer tane satın aldım. |
बरसात के मौसम में, कुछ सड़कें तो बाढ़ के कारण लगभग पूरी तरह से ग़ायब हो जाती हैं। Bazı yollar, yağmurlu mevsimlerde sel yüzünden neredeyse tamamen kaybolur. |
दिन के समय, सड़क पर गवाही देना या बिज़नेस इलाकों में गवाही देना ज़्यादा असरदार साबित हो सकता है। Gün içinde sokakta ya da iş sahalarında şahitlik ederseniz daha iyi sonuçlar alabilirsiniz. |
27 और ऐसा हुआ कि राजा ने पूरे प्रदेश में घोषणा की, उसके अपने प्रदेश के लोगों में, अपने आसपास के क्षेत्रों में, समुद्र की सीमाओं पर, पूर्व और पश्चिम में, और निर्जन स्थान में पतली सड़क द्वारा जराहेमला से विभाजित क्षेत्रों में जो कि पश्चिम के समुद्रतट से पूर्व के समुद्रतट की ओर, और समुद्र के किनारे से लगी सीमा पर जा रही थी, और निर्जन स्थान की सीमाओं पर जो कि पूर्व से पश्चिम की ओर बहते हुए सिदोन नदी के उद्गम से मण्टी की सीमाओं द्वारा होकर जराहेमला के प्रदेश के उत्तर में था—और इस प्रकार लमनाई और नफाई विभाजित थे । 27 Ve öyle oldu ki kral, ülkenin her tarafına, doğuda ve batıda denize kadar sınır oluşturan ve doğu denizinden batı denizine kadar ve sahil sınırının etrafında ve kuzeyde Zarahemla ülkesinin yanındaki çöl sınırında, doğudan batıya doğru akan Sidon ırmağının kaynağına bitişik Manti sınırının bir ucundan öbür ucuna kadar uzanan dar bir çöl şerit sayesinde Zarahemla ülkesinden ayrılmış olan çevredeki bütün bölgelerde var olan ve ülkesinin her tarafında bulunan halkının arasına bir duyuru gönderdi—ve böylece Lamanlılar ve Nefililer birbirlerinden ayrılmışlardı. |
राइली ने लिखा: “स्पष्ट अर्थ यह था: ‘मैं आप से वह काम जारी रखने की अपेक्षा रखता हूँ, जिसकी मैं ने शुरुआत की थी, दोनों करने और सिखाने में, और जैसे मैं ने प्रतिरोध किया, वैसे प्रतिरोध करने की भी अपेक्षा रखता हूँ; और दोनों वैयक्तिक रूप से तथा सब के सामने सिखाने, जैसे मैं ने सड़कों पर और घर घर किया था, यहूदियों और यूनानियों को परमेश्वर की ओर मन फिराव और हमारे प्रभु यीशु मसीह पर विश्वास के बारे में साक्षी देने का काम जारी रखने की अपेक्षा रखता हूँ, इसलिए कि ये ही बुनियादी बातें हैं!’” Riley şunları yazdı: “Bunun açık anlamı şuydu: ‘Hem yaparak, hem de öğreterek başlattığım şeye devam etmenizi ve benim direndiğim gibi direnmenizi; temel teşkil ettiğinden, Tanrı’ya tövbe ve Rabbimiz İsa Mesih’e imanı Yahudiler ile Yunanlılara aynı şekilde şahadet etmek üzere benim sokaklarda ve evden eve yaptığım gibi, hem özel olarak, hem de alenen öğretmenizi sizden bekliyorum.’” |
“उस सड़क पर दो घंटे चलते हुए रास्ते में बहुत कम घर मिले। İki saatlik “yürüyüşümüz boyunca yolda çok az eve rastladık. |
रियो डि जनेरो में ३८ साल रहने के बाद, ज़ॉर्ज़े कहता है: “मैं कुछ सड़कों या क्षेत्रों से गुज़रने से दूर रहता हूँ और कोई जिज्ञासा नहीं दिखाता। Rio de Janeiro’da 38 yıl yaşayan Jorge şunları söylüyor: “Bazı sokaklardan ve bölgelerden uzak duruyorum ve buralara karşı herhangi bir merak duymuyorum. |
सड़कों पर वे उसे अल डियाब्लो कहते हैं । Sokaklarda ona El Diablo diyorlar. |
२५ सार्वजनिक स्थानों पर मिलनेवालों की दिलचस्पी को विकसित कीजिए: हम में से कई लोग सड़कों पर, पार्किंग स्थलों में, सार्वजनिक परिवहन पर, बाज़ारों में, पार्क, इत्यादि स्थानों पर प्रचार करने का आनंद उठाते हैं। 21 Halka Açık Yerlerde Rastladıklarının İlgisini Geliştir: Çoğumuz sokaklarda, park yerlerinde, toplu taşıma araçlarında, alışveriş merkezlerinin yakınında, parklarda ve buna benzer yerlerde şahitlik etmekten sevinç duyuyoruz. |
वह कार की खिड़की खोलकर सड़क से गुज़रनेवालों को प्रहरीदुर्ग और सजग होइए! पत्रिकाएँ लेने के लिए बुलाती। Eleni arabanın camını açar ve dergilerden almaları için insanlara seslenirdi. |
सड़क के दोनों तरफ़ फलों के पेड़ लगाए जाते थे। Yol kenarlarına meyve ağaçları dikilirdi. |
Hintçe öğrenelim
Artık सड़क'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.