Hintçe içindeki कड़वी ne anlama geliyor?
Hintçe'deki कड़वी kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte कड़वी'ün Hintçe'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Hintçe içindeki कड़वी kelimesi çok kötü, sert, kötü, kızgın, keskin anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
कड़वी kelimesinin anlamı
çok kötü(bitter) |
sert(bitter) |
kötü(bitter) |
kızgın(bitter) |
keskin(bitter) |
Daha fazla örneğe bakın
जब हम गरम माहौल में भी अपनी कोमलता बनाए रखते हैं तो हमारे विरोधी एक बार फिर अपनी कही कड़वी बात पर सोचने के लिए मजबूर हो जाते हैं। Kışkırtıldığımız zamanlarda bile yumuşak başlı tutumumuzu koruduğumuzda, karşı koyan kişiler yaptıkları eleştiriyi çoğu zaman tekrar gözden geçirirler. |
ऐसा लगता है कि उसका मन कड़वा हो गया, वह खुद पर कुछ ज़्यादा ही तरस खाने लगा और उसके अहं को चोट लगी थी। Görünen o ki Yunus gitgide sinirlenmeye, kendine acımaya ve gururunun incindiğini düşünmeye başladı. |
उसने इन लोगों को जो संदेश सुनाया वह ज़्यादातर कड़वा हुआ करता था लेकिन दानिय्येल ने कभी-भी इन लोगों से घृणा नहीं की ना ही उसने उन्हें खुद से नीचा समझा। Bu yöneticilere sık sık hoş olmayan haberler vermek zorunda kalmışsa da, onlara tiksindirici ya da herhangi bir yönden kendisinden aşağı kişilermiş gibi davranmıyordu. |
सुलैमान ने कौन-सा कड़वा सच लिखा और इससे हम क्या सीखते हैं? Süleyman hangi acı gerçeği kaleme aldı? Bundan ne öğreniyoruz? |
वे फसह का पारंपरिक भोज मना रहे हैं, जिसमें वे मेमने का भुना हुआ गोश्त, कड़वी सब्ज़ी और अखमीरी रोटी खा रहे और लाल दाखमधु पी रहे हैं। Kızarmış kuzu, acı otlar, mayasız ekmek ve kırmızı şaraptan oluşan geleneksel Fısıh yemeğini bitirmişler. |
बीते दिनों में हमारे दिल पर चाहे कितने भी गहरे घाव लगे हों, उनकी कड़वी यादें हमें नहीं सताएँगी। Bize acı veren anılarımız artık geride kalmış olacak. |
१६. (अ) एक मण्डली में एक “कड़वी जड़” कैसे स्थापित हो सकती है? 16. (a) Bir cemaatte, nasıl “zehir [saçan bir] kök” ortaya çıkabilir? |
उनको एक मेम्ने को बलि करना था, उसका लोहू द्वार के दोनों अलंगों और चौखट के सिरे पर लगाना था, और उस मेम्ने को घर के अन्दर ही रहकर अखमीरी रोटी और कड़वे सागपात के साथ खाना था। Onlar, bir kuzuyu boğazlayıp kanını evlerinin kapı süvelerine ve üst eşiğin üzerine sürecekler ve evden çıkmayıp kuzu, mayasız ekmek ve acı ottan oluşan yemeği yiyeceklerdi. |
22 नाओमी ने अपने रिश्तेदारों और पुराने पड़ोसियों को बताया कि उसका मन कितना कड़वा हो गया है। 22 Naomi akrabalarına ve eski komşularına ne büyük acılar yaşadığını anlattı. |
इस दवाई का स्वाद बहुत कड़वा है। İlacın tadı acı. |
(नीतिवचन 29:22) उसी तरह, एक लड़की जिसकी परवरिश ऐसे माहौल में हुई है वह बड़ी होकर “कड़वी बातें बोलनेवाली और गुस्सेवाली स्त्री” बन जाती है। (Süleymanın Meselleri 29:22) Benzer şekilde, böyle yetişen bir kız çocuk da, büyüdüğünde “kavgacı ve huysuz [bir] kadın” olabilir. |
चाहे हमारे बचपन की बहुत-सी कड़वी यादें हों या हमें आज उम्मीद की कोई किरण नज़र न आए, फिर भी हमें संघर्ष करते रहना चाहिए और हार नहीं माननी चाहिए। Kötü bir çocukluk geçirmiş olabiliriz ya da şu anki koşullarımız ümitsiz görünebilir. Yine de sebat etmeli ve mücadeleyi sürdürmeliyiz. |
उसने यहाँ तक कहा कि वे अब से उसे नाओमी नहीं मारा नाम से पुकारें। नाओमी का मतलब था “मेरे मन को भानेवाली,” जबकि मारा का मतलब था “कड़वा।” Öyle ki artık isminin “Neşe” anlamına gelen Naomi değil, “Acı” anlamına gelen Mara olması gerektiğini söyledi. |
आधी रात के क़रीब परिवार मेम्ना, अख़मीरी रोटी और कड़वा सागपात खाता। Gece yarısına doğru aile, kuzuyu, mayasız ekmeği ve acı otları yerdi. |
15 लेकिन तब क्या, अगर आपकी परवरिश ऐसे परिवार में हुई है जहाँ कड़वे शब्दों का इस्तेमाल करना आम बात थी और अब यह आपकी भी आदत बन चुकी है? 15 Ya yetiştiğiniz ailede kırıcı sözler söylemek olağansa ve böyle konuşmayı alışkanlık edindiyseniz? |
और वे जो आत्म-संतुष्टि के मार्ग पर चले हैं अकसर कड़वे फल काटते हैं।—गलतियों ६:७. Ayrıca kendi zevklerine göre yürüyenler de çoğu kez acı sonuçlarla karşılaşıyorlar.—Galatyalılar 6:7. |
वाकई, परमेश्वर के लिए उनके भय ने उन्हें इस कड़वे अनुभव से बचाया। Tanrı korkusu onları bu kötü duygudan kurtardı. |
फिर उसने आगे बताया: “यदि तुम अपने अपने मन में कड़वी डाह और विरोध रखते हो, तो सत्य के विरोध में घमण्ड न करना, और न तो झूठ बोलना। Bu bağlamda Yakub sözlerine şunları ekliyor: “Yüreklerinizde şiddetli bir kıskançlık ve kavgacılık varsa, boşuna övünmeyin ve hakikatin karşısında yalancı duruma düşmeyin. |
फिर भी, हम इस कड़वे सच को नज़रअंदाज़ नहीं कर सकते कि आज भी युद्ध, अपराध, बीमारी, अकाल और दूसरी कई आफतों की वजह से करोड़ों लोगों की ज़िंदगी तबाह हो रही है। Yine de şu acı gerçeği göz ardı edemeyiz: Hâlâ yüz milyonlarca insan savaş, şiddet, hastalık, kıtlık ve başka felaketlerden dolayı acı çekmektedir. |
“यदि तुम अपने अपने मन में कड़वी डाह और विरोध रखते हो,” शिष्य याकूब ने चिताया, “तो सत्य के विरोध में घमण्ड न करना, और न तो झूठ बोलना। Şakirt Yakub şu uyarıda bulundu: “Fakat yüreğinizde acı haset ve fırkacılık varsa, övünmeyin ve hakikate karşı yalan söylemeyin. |
18 हन्ना, आज यहोवा के लोगों के लिए एक उम्दा मिसाल है, खासकर ऐसे लोगों के लिए जिन्हें दूसरों की कड़वी बातों से चोट पहुँची हो। 18 Hanna, bugün Yehova’nın hizmetçileri, özellikle başkalarının kırıcı sözlerinden incinmiş olanlar için mükemmel bir örnek oluşturdu. |
अनिशा नाम की एक जवान लड़की ने मसीही भाईचारे की अहमियत को बड़े कड़वे अनुभव से सीखा। Aysun isimli bir genç kız, kardeşler topluluğunun değerini acı bir şekilde öğrendi. |
दुःख की बात है कि आज की दुनिया में घर सुख-चैन का आशियाना होने के बजाय ऐसी जगह बन गया है जहाँ कड़वे-से-कड़वे शब्दों की बौछार करके एक-दूसरे पर दोष लगाया जाता है। Ne yazık ki, aslında insana huzurlu bir ortam sağlaması gereken evler günümüz dünyasında kişilerin birbirlerini en sert sözlerle yargıladıkları bir yer durumuna gelmiştir. |
उन्होंने अपना पहला पड़ाव, मारा नाम की जगह में डाला जहाँ यहोवा ने कड़वे पानी को मीठे पानी में बदल दिया था। Kamp kurdukları ilk yer, Yehova’nın acı suları tatlıya çevirdiği Mara’ydı. |
जिन लोगों ने नया मनुष्यत्व पहना है, वे झूठ नहीं बोलते, गाली-गलौज नहीं करते, गंदी और अश्लील बातें नहीं कहते, ना ही कड़वी और चुभनेवाली बात करते हैं। Yeni kişiliği giyenler, dürüst olmayan, bozuk, müstehcen ya da olumsuz bir tarzda konuşmaz. |
Hintçe öğrenelim
Artık कड़वी'ün Hintçe içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Hintçe içinde arayabilirsiniz.
Hintçe sözcükleri güncellendi
Hintçe hakkında bilginiz var mı
Hintçe, İngilizce ile birlikte Hindistan Hükümeti'nin iki resmi dilinden biridir. Hintçe, Devanagari yazısıyla yazılmıştır. Hintçe ayrıca Hindistan Cumhuriyeti'nin 22 dilinden biridir. Farklı bir dil olarak Hintçe, Çince, İspanyolca ve İngilizce'den sonra dünyada en çok konuşulan dördüncü dildir.