Endonezya içindeki sarang semut ne anlama geliyor?

Endonezya'deki sarang semut kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte sarang semut'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki sarang semut kelimesi karınca yuvası anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

sarang semut kelimesinin anlamı

karınca yuvası

noun

Berada dalam sarang semut, labah-labah itu mendapatkan perlindungan dari musuh-musuh alaminya, termasuk tawon pemburu labah-labah.
Örümcek, karınca yuvasının içinde yabanarısı gibi doğal düşmanlarından korunur.

Daha fazla örneğe bakın

Dia mengatakan San Francisco seperti sarang semut di kaki jembatan
Dediğine göre San Francisco köprünün ayağının küçük parmağı gibiymiş.
Labah-labah jantan mungkin ditemani oleh yang betina di dalam sarang semut.
Karınca yuvasındaki erkek örümceğe, bir kız arkadaş da katılabilir.
Bagaimana untuk tidur di sarang semut?
Karınca yuvasında uyumayı mı?
Berada dalam sarang semut, labah-labah itu mendapatkan perlindungan dari musuh-musuh alaminya, termasuk tawon pemburu labah-labah.
Örümcek, karınca yuvasının içinde yabanarısı gibi doğal düşmanlarından korunur.
Labah-labah berupaya menjadi sama dengan semut dalam segala hal, karena diakui sebagai penghuni sarang semut adalah penting bagi keselamatannya.
Örümcek için karınca yuvasının sakinlerinden biri olarak tanınmak yaşamsal olduğundan, her açıdan mükemmel bir karınca olmaya çalışır.
Begini, ia berlari ke sarang semut dengan enam kaki, dan ia mengarahkan dua kaki lainnya ke depan sehingga kelihatan seperti sungut.
Karınca yuvasında, altı bacağı üzerinde öteye beriye koşturur ve diğer iki bacağını duyarga gibi gözükmesi için havaya kaldırıp öne doğru uzatır.
ADA seekor labah-labah kecil (Mymarachne formicaria) yang menyusup ke dalam sarang semut dan tinggal dalam penyamaran di antara musuh-musuhnya.
KARINCA yuvasına sızıp, düşmanlarının arasında casus gibi yaşayan küçük bir örümcek vardır.
Tidak seperti lebah, yang menyimpan madu di sarang, semut madu menyimpan nektar di dalam tubuh semut-semut pekerja yang gembul yang disebut replet.
Arılar ürettikleri balı petekte depolarken, bu karıncalar elde ettikleri balözünü bal taşıyıcı işçi karıncaların vücudunda depolar.
Bahkan, sebelum ditemukannya teknik-teknik yang lebih efisien, salah satu tes untuk diabetes ialah dengan menuangkan air seni sang pasien ke dekat sarang semut.
Aslında günümüzün etkili yöntemleri bulunmadan önce, şeker hastalığı için yapılan test, hastanın idrarını bir karınca yuvasının yakınına dökmekti.
Dalam jarak hampir delapan ratus kaki (± 240 m.) yang mengerikan dari gesekan awal dengan pohon-pohonan, potongan sayap kiri dari Albertina menghantam sebuah bukit sarang semut.
Ağaçlarla ilk temastan sonra kabus gibi geçen yaklaşık 250 metrenin sonunda, Albertina’nın sol kanadının dip tarafı da karınca tepesine çarptı.
Aku tahu ini bukan tradisi kita melakukan hal yang berbeda... Tapi jika para pendahulu kita berhasil membuat sarang semut ini. Kita pasti bisa membangun sarang semut ini!
Biliyorum, böyle farklı şeyleri yapmak geleneklerimizde yok, fakat, atalarımız bu yuvayı yapabildiyse, biz de birlikte bu kuşu yapabiliriz!
Mereka memiliki kecerdasan sarang, seperti semut atau lebah.
Karınca ve arılar gibi sürü zekâları var.
Di dalam sarang itulah, semut-semut tersebut menyimpan persediaan makanan dalam sederetan ruangan yang dihubungkan dengan lorong-lorong.
Yuvanın içinde, karıncalar yiyeceklerini bir tünel ağıyla birbirine bağlı yassı odalara depolar.
Nah, setelah selesai mengumpulkan data, semua data ini dimasukkan ke komputer dan dengan bantuan seseorang yang dapat menggambar dengan baik, Anda bisa membuat rancangan peta seperti ini, yang menunjukkan topografi sepanjang gua dari atas dan juga profil gua itu sendiri, seperti profil sebuah sarang semut.
Peki, bu etütleri bitirdiğiniz zaman, tüm bu verileri alırsınız ve bilgisayara atarsınız ve bunu gayet iyi çizebilecek birini bulursunuz ve bir harita taslakları olur şunun gibi bir şeye benziyor ve size bir geçidin hem kuş bakışı görünüşünü hem de profil görünüşünü gösterecek, bir çeşit karınca çiftliği gibi.
Bahkan diketahui adanya musang yang menempati sarang-sarang rayap atau semut.
Hatta boş termit ve karınca tümseklerine yerleştikleri de bilinmektedir.
Asap itu, membuat semut meninggalkan sarangnya, kau lihat?
Duman yüzünden hırsız karıncalar evlerini terk ediyor, gördün mü?
Menurut sebuah sumber, ”semut pemanen meninggalkan sarang pada waktu cuaca baik untuk mencari makanan . . . [dan] mengumpulkan biji-bijian selama bulan-bulan yang lebih hangat”.
Bir kaynağa göre, “buğday karıncaları yiyecek aramak için güzel havalarda yuvalarından çıkar . . . . [ve] yılın sıcak ayları boyunca tohum toplar.”
Ratu semut banyak menghabiskan waktunya untuk membangun sarang ini, kemudian, dia akan menentukan tempat yang nyaman untuk bertelur.
Kraliçe karınca zamanın çoğunu bu tünelleri yapmakla geçirir,... ve yumurtalarını bırakabileceği müsait yerler bulur.
Sewaktu seekor semut hendak pulang ke sarang dan tiba di percabangan, ia akan secara naluri mengambil jalur yang hampir lurus, yang pasti mengarah ke sarangnya.
Bir karınca yuvaya dönüş yolunda ikiye ayrılan bir yolla karşılaştığında içgüdüsel olarak en az kıvrılan ve kesinlikle yuvaya ulaşan yoldan gidiyor.
Umumnya, komunitas yang berkekuatan sejuta semut pemotong daun tinggal di dalam sebuah sarang yang besar di bawah tanah.
Genellikle yaklaşık bir milyon yaprakkesen karıncadan oluşan bu topluluk yer altında büyük bir yuvada yaşar.
Benny menyebutkan fakta bahwa mereka sering melihat semut sibuk menggigiti daun agar bisa dibawa ke sarangnya.
Batu, Sungur’a çoğu kez yaprak parçacıklarını koparıp yuvalarına taşırken gördükleri karıncaları hatırlattı.
Sebagai contoh, semut firaun ”membuat jalur yang memencar dari sarang dan membentuk cabang bersudut 50 hingga 60 derajat”, kata New Scientist.
Örneğin New Scientist dergisine göre firavun karıncaları (Monomorium pharaonis) “yuvadan dört bir yana yayılan ve 50-60 derecelik bir açıyla ikiye ayrılan yollar oluşturuyorlar.”
▪ Pengontrol Lalu Lintas Semut Bagaimana rombongan semut yang sedang mencari makan dapat menemukan jalan pulang ke sarang mereka?
▪ Karıncaların Trafik Düzeni Yiyecek arayan karıncalar yuvalarına dönüş yolunu nasıl buluyorlar?
Hal ini sangat penting, karena pada malam harilah dua jenis semut merah, yang juga hidup di taman nasional tersebut, meninggalkan sarang mereka guna mencari makanan.
Bu önemlidir, çünkü ulusal parkta yaşayan iki tür kırmızı karınca da yiyecek aramak için akşamları yuvalarından çıkarlar.
Semut pekebun menggunakan pulpa itu untuk mengolah jamur yang dapat dimakan yang terdapat di kamar-kamar sarang.
Bahçıvan karıncalar bu hamuru yuvadaki odacıkların içinde, yenebilir mantar yetiştirmek için kullanır.

Endonezya öğrenelim

Artık sarang semut'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.