Endonezya içindeki minta tolong ne anlama geliyor?

Endonezya'deki minta tolong kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte minta tolong'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki minta tolong kelimesi lütfen, zahmet olmazsa anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

minta tolong kelimesinin anlamı

lütfen

adverb

Bisa minta tolong ambilkan garamnya?
Lütfen bana tuzu uzatır mısın?

zahmet olmazsa

interjection

Daha fazla örneğe bakın

Kamu harus menyelusuri Marmitian Swamp, dan minta pertolongan ke ksatria tua bernama Paul.
Sen Marmitian Bataklığı'nın derinliklerine gitmeli ve Paul adında eski bir şövalyenin yardımını istemelisin.
Kenapa kau tidak berteriak minta tolong?
Neden yardım çağırmak için bağırmadın?
Dan kalau boleh aku minta tolong...
Ayrıca ayrılma arifesinde yüzsüzce bir şey rica edeceğim.
Aku tidak teriak minta tolong.
Ben çığlık atmadım.
Mengapa kau tak minta tolong pada wali kota untuk menaikkan tingkatanku seperlunya agar masalah cepat teratasi.
Öyleyse Belediye Başkanı rütbemi yükseltsin. Sorun çözülür.
”Mata Yehuwa tertuju kepada orang-orang yang adil-benar, dan telinganya kepada seruan mereka minta tolong.” —MZ.
“RABBİN gözleri salihleredir, kulakları onların feryatlarına açıktır” (MEZM.
Kurasa dia meretas untuk minta pertolongan.
Ele geçirme denemesinin yardım çağrısı olduğunu düşünüyorum.
Um... aku mau minta tolong lagi padamu
Senden istediğim başka bir şey daha var.
Sewaktu bangsa Israel masih menjadi budak di Mesir purba, Yehuwa mendengarkan teriakan mereka minta tolong.
İsrailliler eski Mısır’da henüz köleyken, Yehova onların imdat çağrılarını işitti.
Ibu akan minta tolong Winnipeg, memberitahu mereka Charlie akan datang.
Ben de Winnipeg'dekileri arayıp oraya gideceğini haber edeyim.
Hei, bisa minta tolong periksa komputerku?
Hey, bilgisayarı kullanmamda bana yardım eder misin?
Semuanya bisa minta tolong dengarkan sebentar...
Bir saniye için beni dinlerseniz...
Minta tolong atas perhatian kalian, bisa?
Herkes beni dinleyebilir mi lütfen?
Boleh aku minta tolong perhatian kamu.
Lütfen, herkes beni dinlesin.
Dan kau minum dg ku pada perkawinan ku yg ke empat tapi aku tidak minta tolong pada mu.
Sen de benim 4 düğünümde içtin ama ben iyilik istemiyorum.
Baiklah, Val, boleh aku minta tolong?
Pekâlâ, Val, bana bir iyilik yapar mısın?
Boleh minta tolong?
Senden bir iyilik isteyebilir miyim?
Lakukan apa yg ia minta, tolong.
Hiç sorgulamadan dediğini yapın lütfen.
12 ”Mata Yehuwa tertuju kepada orang-orang yang adil-benar, dan telinganya kepada seruan mereka minta tolong.”
12 “RABBİN gözleri salihleredir, kulakları onların feryatlarına açıktır” (Mezmur 34:15).
Saat mereka menolak permohonan minta tolongnya, aku tidak tahan lagi.
Yardım eli uzatmayı reddedince tahammülüm kalmadı.
Kau bisa minta pertolongan kapan saja!
Yardım için hep yanındayım!
Cahaya itu seperti teriakan minta tolong.
Ani ışık bir yardım çığlığı gibi.
Bisa minta tolong nyalakan TV-nya?
TV'yi açar mısın?
Ia menulis, ”TUHAN dekat pada setiap orang yang berseru kepada-Nya, . . . mendengarkan teriak mereka minta tolong.”
Şunları yazdı: “RAB kendisini çağıranların hepsine yakındır . . . . ve feryatlarını işitir.”
Aku mau minta tolong.
Bana bir iyilik yapar mısın?

Endonezya öğrenelim

Artık minta tolong'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.